Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Türkiye ekonomisi’ vizyonunun yarattığı tahribatı giderme iddiasıyla ve ekonominin ‘klasik’ yaklaşımını hayata geçirme hedefiyle göreve getirilen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’dan borçlanma adımı geldi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı beş yıl vadeli, altı ayda bir yüzde 8,65 kupon ödemeli devlet tahvili ihalesi gerçekleştirdi. Hazine, söz konusu tahvilde 15,2 milyar TL’lik teklife karşılık 10,8 milyar TL’lik net satış yapıldı. İhalede bileşik faiz yüzde 19,58 oldu.
Bakanlığın beş yıl vadeli, altı ayda bir yüzde 8,65 kupon ödemeli devlet tahvilinde ihale öncesi piyasa yapıcıların 14,1 milyar TL’lik teklifine karşılık 9 milyar TL’lik satış gerçekleştirdi. Tahvilde kamuya satış yapılmadı.
NEOLİBERALİZMİN SİNYALLERİ
Şimşek ve Erkan, uygulayacakları neoliberal programın sinyallerini daha önce vermişti. Şimşek’in ‘vergiyi tabana yayma’ açıklamasının ardından gelen zamlar, yurttaşlara yönelik ‘tasarruf’ çağrıları ve faiz artışı kararları peşi sıra uygulandı. Yurttaşların ağır enflasyon altında nasıl tasarruf yapacağı bilinmezken, devletin tahvil satışı yoluyla borçlanmaya gitmesi dikkat çekti.
IMF YÖNTEMLERİ
Bakan Şimşek’in yakın çalışma arkadaşı Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan da neoliberal ekolden geliyor. Erkan, kariyerine 2005 yılında Goldman Sachs’ta başladı. Erkan, burada görev yaptığı 9 yıl boyunca ABD’deki büyük bankalar ile çalıştı. Merkez Bankası Başkanlığına atanan Hafize Gaye Erkan’ın, ABD Dış İlişkiler Konseyi’nin (CFR) üyesi olduğu da ortaya çıktı.
Şimşek ve Erkan’ın Dünya Bankası’yla yakın ilişkileri de göreve geldikleri kısa zaman içerisinde attıkları adımları açıklıyor.
Şimşek ve Erkan’ın programı yurttaşları enflasyon karşısında güçsüz bırakırken, ithalat-ihracat yapan kesimleri yani sermaye sahiplerini korumaya dayanıyor. Bu yapılırken devleti borçlandırarak sermayeye teşvikler ve yatırım destekleri vermek de programın içerisinde yer alıyor.
